6.2.07

tekmil

Yazmaya değer iyi birşeyler olmasını beklersem iyice örümcek ağları saracak bu sayfayı, iyisi mi dolapta kalmış yarımşar porsiyonluk malzemeden ne çıkarsa artık deyip tencereye atmak.

Aylar sonra ilk kez dinlendiğim bir pazar günü geçirdim. Pencere önü koltuğu, yeni turuncu battaniye, gıcır dergiler, yakın zamanda ben ya da hanereisi tarafından alınmış dinlenmeden bir kenara atılmış CD'ler, çay kahve, çikolata, huzur buldum, huzurun kendisi oldum.

Evin televizyon girişi çalışma odasında ve yeni gelecek kütüphane girişin ve telefon, elektrik prizinin olduğu duvarı kapatacağından orayla ilgili ne varsa halletmeye çalışıyoruz, şimdi pek hevesimiz yok ama ileride istersek hazır olsun diye dijitürk almak da bu çalışmanın bir parçası. Cumartesi akşamı gelip taktılar. İlk heves zaplamaktan hiçbir şey izleyemedim. Lost'u da veriyorlarmuş meğer ama arada 2. sezon var, bir gayret izlemek lazım. Kalan programlar hiç ilgimi çekmiyor, sanki hepsi birbirinin azıcık değişik versiyonu saçma sapan diziler, filmler; inat için kitap okumaya yeniden başladım. Ben inatlaşarak motive olanlardanım sanırım, canlı cansız farketmez, yeter ki kendime aşacak hedef seçeyim, son kurbanım televizyon oldu, iyi de oldu.

Palahniuk'un Görünmez Canavarları bitiverdi birkaç günde. Şaşırtıcı ve sarsıcıydı. Okurken film seyrediyormuşum hissine kapıldım sık sık. Sonradan öğrendiğime göre amaç buymuş zaten. Yazar Fight Club'ın da yazarı ama bunun filmi olsa çok sansür yer. Sırada Gösteri Peygamberi var. Ama araya Alain de Botton girecek, hatta dün gece uykum kaçınca girdi bile, Mutluluğun Mimarisi. Yaşadığımız çevrenin üzerimizdeki etkisi üzerine, leziz bir yapıt sanırım.

Sihirbaz ne güzel film değil mi? I love Edward Norton.

2 Comments:

At 14:00, Blogger Turuncu Elma said...

Edward Norton da şahane, Sihirbaz da. Yine de Dövüş Kulübü'ndeki hali en güzeliydi Norton'un. Palahniuk diyen kaçıncı kişisin acaba? En kısa zamanda okumalı bir kitabını. Önce hangisini önerirsin?

 
At 15:15, Blogger Ilgaz Gürses said...

Neden biz kadınlar hush puppy ifadelerine hiç dayanamıyoruz acaba :)
Ben Görünmez Canavarlar ve Gösteri Peygamberi'ni aynı zamanda almıştım, ama ikincisini kitaplık yuttu sanırım bulamıyorum.
Görünmez Canavarlar bence gayet etkileyiciydi, Tom Robbins okuyup sevdiysen hoşuna gidecektir, anlattığı konuya çok soğukkanlı ve mesafeli bir yaklaşımı var adamın; okurken şaşırmayı ve kurgu seviyorsan tabii. Kimine hafif geliyor böyle şeyler; bence yaşadığımız dünyanın katı gerçeklerinden sıyrılmak için iyi bir tür.

 

Yorum Gönder

<< Home